İletişim Başkanı Fahrettin Altun, İstanbul'da düzenlenen Türkiye-Afrika Medya Forumu'nda yaptığı konuşmada, dezenformasyonun tüm insanlığı tehdit eden ortak bir sorun olduğunu vurguladı. Altun, Türkiye'nin Afrika ile olan güçlü ilişkilerini ve medya alanındaki işbirliğini ele aldı. Forumun, Türkiye ve Afrika ülkeleri arasındaki iletişim ve medya alanındaki stratejik işbirliğini güçlendireceğine inandığını belirtti.

Türkiye-Afrika İşbirliği: Gelişen Bir Ortaklık

Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde 23 yıldır süren "Afrika Açılımı"nın "Afrika Ortaklık Politikası"na dönüştüğünü hatırlattı. Afrika'daki büyükelçilik sayısının 2002'deki 12'den 44'e yükseldiğini, Ankara'daki Afrika büyükelçiliklerinin sayısının ise 10'dan 38'e çıktığını belirtti. Türkiye'nin Afrika ile ticaret, yatırım, eğitim, kültür, güvenlik ve askeri işbirliği gibi birçok alanda güçlü ortaklıklar kurduğunu ve kurmaya devam ettiğini vurguladı. Bu işbirliklerinin kapsamını gösteren sayısal veriler sunuldu: 49 ülkeyle Ticari ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması, 32 ülkeyle Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması, 17 ülkeyle Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması, 35 ülkeyle Askeri Çerçeve Anlaşması, 21 ülkeyle Askeri Eğitim İşbirliği Anlaşması (ASEİŞ) ve 29 ülkeyle Savunma Sanayi İşbirliği Anlaşması imzalandı. Türkiye, insani yardımlar ve kalkınma projeleriyle de kıtanın istikrarını güçlendirmeye katkı sağlıyor. Türk Hava Yolları, TİKA, Türk Kızılayı, Türkiye Diyanet Vakfı, Türkiye Maarif Vakfı, Yunus Emre Enstitüsü ve Afrika Evi gibi kurumlar ve sivil toplum örgütleri de bu işbirliğine katkıda bulunuyor.

Dezenformasyonla Mücadele: Küresel Bir Sorumluluk

Altun, küresel medya ekosisteminin hakikat ve adalet temelinde işlemesi gerektiğini ve Afrika'nın küresel medyada kendi sesiyle temsil edilmesi gerektiğini söyledi. Batılı medya kuruluşlarının Afrika'yı genellikle tek taraflı, ön yargılı ve dezenformatif bir şekilde yansıttığını belirtti. Bu çarpık anlatıyı düzeltmek için güçlü, bağımsız ve tarafsız bir medya ekosistemi kurulması gerektiğini savundu. Türkiye'nin, dezenformasyonla mücadele konusunda Afrika ülkeleriyle deneyim paylaşmaya hazır olduğunu ve ortak içerik üretimi ile teknik işbirlikleri yapmayı amaçladığını dile getirdi. Dezenformasyonun, güvenlik sorununu aşmak ve insanlığın geleceğini korumak için küresel bir işbirliğini zorunlu kıldığını ifade etti. Bu mücadele, özgürlük, istikrar, barış, adalet ve demokrasinin var olduğu bir toplumsal düzenin kurulmasına katkı sağlayacaktır.

Türkiye'nin Afrika'da Medya Alanındaki Çalışmaları

Türkiye'nin Afrika'daki medya faaliyetlerine değinen Altun, İletişim Başkanlığının, Anadolu Ajansı ve TRT ile birlikte Senegal, Cezayir, Libya, Gine-Bissau ve Ruanda ile işbirliği protokolleri imzaladığını, "Türkiye'nin Afrika'ya Dost Eli" eserini yayınladığını, Afrika-Medya Zirvesi ve Stratcom Kenya etkinlikleri düzenlediğini, Libya'daki sel felaketinin ardından basın koordinasyonu sağladığını ve Oruç Reis Sismik Araştırma Gemisi'nin Somali'deki görevini uluslararası basına duyurduğunu anlattı. TRT Afrika kanalının kıtanın kültürünü ve değerlerini doğru bir şekilde yansıtmak için çalıştığını, Anadolu Ajansının 377 Afrikalı medya çalışanına eğitim verdiğini ve Nijerya, Zimbabve ve Cezayir haber ajanslarıyla işbirliği anlaşmaları imzaladığını vurguladı. Bu çalışmaların, Batı medyasının ötekileştirici anlatılarını kırmayı amaçladığını belirtti. Afrika'daki dezenformasyonun 2022'den bu yana yaklaşık 4 kat arttığına dikkat çekti ve bu durumun bölgenin istikrarını doğrudan tehdit ettiğini vurguladı. Türkiye İletişim Modeli çerçevesinde kapsamlı bir dezenformasyonla mücadele altyapısına sahip olduklarını ve bu altyapıyı Afrika ülkeleriyle paylaşmaya hazır olduklarını dile getirdi.